30 Yaş Pastası- Deniz Kızı
30 yaşın önemi malum. Geçen sene ben ortalığı 30 yaşına giriyorum diye alevlendirmiş, sonra parti süsü yaptıracak ablam "Yeliz, sen 29'a giriyorsun ama istersen 30 olsun." deyince 29 olduğumu idrak edip telaşı bu seneye ertelemiştim.
Off, insan 30 olduğunda hayatta neleri başarmış olmayı diliyor önceleri. Herhalde ben 30 olduğumda diye başlayan cümleler kurabiliyor gençliğin ilk yıllarında. Sonra bir bakıyorsun o yarattığın insana ve kendine. "Allah Allah ben nerede yanlış yaptım acaba?" diyorsun. Şaka şaka :))) Henüz demedim ben, umarım kimse de demez.
Bu pastayı çalışırken gecenin bir saatinde Yeni Türkü şarkıları çalmaya başladı televizyonda. Nasıl severim kendilerini biliyor musunuz! (Daha önce on kez yazdığım için biliyorsunuz tabii :)) Ben o esnada masa lambasını bir figüre odaklamış çalışıyordum. Bir an gözlerim doldu. Eşime dedim ki, benim hayal ettiğim buydu farklı bir meslek için üniversiteye hazırlanırken bile. Gecenin sessizliğinde Yeni Türkü dinlerken bir yandan da güzel şeyler üretebilmek... Eveet, her zamanki gibi uzattıkça uzattım. Konumuza dönersek:
Geçtiğimiz cuma gününde güzel bir kızın isteğiyle ablası için 30 yaş pastası hazırladım. Deniz, adı üstünde denizi çok seviyormuş. Yeni yaşında deniz kızı olsun istedik.
30 yaşa öyle bir adım atar gibi girilmemeli, denize cumburlop atlar gibi girilmeli mesela. Bacaklar da deniz kızına bürünmeli en güzel pembelerden pırpırpırpır bir kuyruk olmalı, öyle pastanın üstünde pırpır etmeli sonra deniz kabukları, istiridyeler olmalı, bir tanesinde 30 yazmalı, o 30'un masalını fısıldamalı sana bir de seni öpüp kaçan balıklar olmalı pastanın her yanında... Değil mi?
İyi ki doğdun Deniz, 30 sana yepyeni mucizeler ve güzellikler getirsin. Ve Damla, ablana böyle bir sürpriz düşündüğün için nasıl incesin <3
Kocaman sevgiler...
Off, insan 30 olduğunda hayatta neleri başarmış olmayı diliyor önceleri. Herhalde ben 30 olduğumda diye başlayan cümleler kurabiliyor gençliğin ilk yıllarında. Sonra bir bakıyorsun o yarattığın insana ve kendine. "Allah Allah ben nerede yanlış yaptım acaba?" diyorsun. Şaka şaka :))) Henüz demedim ben, umarım kimse de demez.
Bu pastayı çalışırken gecenin bir saatinde Yeni Türkü şarkıları çalmaya başladı televizyonda. Nasıl severim kendilerini biliyor musunuz! (Daha önce on kez yazdığım için biliyorsunuz tabii :)) Ben o esnada masa lambasını bir figüre odaklamış çalışıyordum. Bir an gözlerim doldu. Eşime dedim ki, benim hayal ettiğim buydu farklı bir meslek için üniversiteye hazırlanırken bile. Gecenin sessizliğinde Yeni Türkü dinlerken bir yandan da güzel şeyler üretebilmek... Eveet, her zamanki gibi uzattıkça uzattım. Konumuza dönersek:
Geçtiğimiz cuma gününde güzel bir kızın isteğiyle ablası için 30 yaş pastası hazırladım. Deniz, adı üstünde denizi çok seviyormuş. Yeni yaşında deniz kızı olsun istedik.
30 yaşa öyle bir adım atar gibi girilmemeli, denize cumburlop atlar gibi girilmeli mesela. Bacaklar da deniz kızına bürünmeli en güzel pembelerden pırpırpırpır bir kuyruk olmalı, öyle pastanın üstünde pırpır etmeli sonra deniz kabukları, istiridyeler olmalı, bir tanesinde 30 yazmalı, o 30'un masalını fısıldamalı sana bir de seni öpüp kaçan balıklar olmalı pastanın her yanında... Değil mi?
İyi ki doğdun Deniz, 30 sana yepyeni mucizeler ve güzellikler getirsin. Ve Damla, ablana böyle bir sürpriz düşündüğün için nasıl incesin <3
Kocaman sevgiler...
Yorumlar
Yorum Gönder